HER ÇOCUĞUMUZ BİR MUCİTTİR ASLINDA

HER ÇOCUĞUMUZ BİR MUCİTTİR ASLINDA

HER ÇOCUĞUMUZ BİR MUCİTTİR ASLINDA

Mucitlik bir yetenek midir, genetik bir özellik midir, sonradan kazanılır mı, doğuştan mıdır bilinmez. Ancak tek bir gerçek var oda mucitliğin temelinde merak olduğudur.

Peki çocuklar meraklı mıdır?

Çocuk yetiştiren her anne baba bilir ki çocuklar dünyayı içlerinde ki merak duygusunun yönlendirmesiyle öğrenirler. Hayatlarının ilk yılları hep merak etmekle geçer. Öylesine merak ederler ki onları en çok seven anne babaları bile an gelir artık cevap veremez olur.  O halde ne olurda merak etmek durumu zamanla merak etmemeye dönüşür, ne olurda her şey olağan sıradan bir hal alır.

Mucitlik,  merak etmek, merakını gidermek, olmayanı görmek, problemi çözmek işidir. Hiçbir icat rast gele olmamıştır. Kimsenin görmediği bir problem meraklı bir kişi tarafından fark edilmiş, çözülme yolları araştırılmış ve sonuçta ortaya bir ürün, bir yol, bir metot belirgin olarak çıkmıştır. Merak, kimsenin görmediğini  göstermiş;  görünen den hareketle görünmeyene giden bir yol yapmıştır.

Geçmişten günümüze kullandığımız binlerce ürün bu merakın ürünüdür.

Peki merak etmek tek başına yeterli midir?

Merak etmek işin başlangıcıdır. İnsan kendine has özellikleri olan bir canlıdır. Onu diğer canlılardan ayıran en önemli özelliği aklıdır. Akıl, merakı tamamlayan, sonuca ulaştıran ve her insanda mutlak olan bir özelliktir. Muhteşem şeyler akıl doğru ve yerinde kullanıldığında ortaya çıkar. Aklı destekleyen ve doğruya ulaşmasını sağlayan özellik ise kişinin merakı ve bilgi edinme arzusudur. Edinilen bilgi aklı doğru kullanmamızı; merak ise olmayanı bulmamızı sağlar.

O halde doğru olan, meraklı çocuklarımızın merak etmelerine hayal kurmalarına engel olmak değil, hayalleri peşinde koşmalarına destek olmaktır.

Mevcut hayatımız bolluk, zenginlik ve refah içerisinde geçse bile insan olarak yaşadığımız topluma karşı sorumluluklarımız vardır. Her birey tüm toplumun gelişmesini, refah ve huzur düzeyini artırmaya çalışmakla mükelleftir. Herkes sahip olduğu servetten ve sahip olduğu bilgiden sorumludur. Sorunsuz bir hayat yaşıyor olmak sorumsuz bir hayat sürmeyi gerektirmez. Bilakis imkanları iyi olanların daha çok hayal etmeye, merak etmeye ve üretmeye yatkın olması gerekir. En azından bu yolda olanlara destek olması hayati önemdedir.

Bir çok mucit maddi imkanlarının yetersizliği nedeniyle bulduğunu hayata geçirememektedir. Ülkemiz mucitler cennetidir. Belki ülkemizin yer altı kaynakları yetersiz ancak yer üstünde işlenmemiş milyonlarca cevher işlenmeyi beklemektedir. Bir ülkenin şüphesiz en büyük gücü sahip olduğu doğal kaynaklar değildir. Doğal kaynakları işleyecek akıl dünyasına sahip bilgili, meraklı insan gücüdür. Kaldı ki Dünya’nın petrol ihtiyacını gören ülkeler ülkelerinde petrol bittiğinde ne yapacaklarının telaşına kapılmışlardır. Evet ülkenizde petrol çıkabilir ancak onu kullanma yetisinden uzak iseniz siz üretilenin sefilliğini, diğerleri ise zenginliğini sürerler. Petrolün ana vatanında petrol sıkıntısı çekilirken Avrupa ve Amerika da bugüne kadar  bir petrol sıkıntısı yaşanmamıştır. O halde önce yer üstü cevherlerin işlenmesi gerekir ki  yer altındaki cevhere değer katabilsin.

Değersiz bir kayayı altın yapan, meraklı arayışların aklı bilgi ile harmanlamasıdır.

Kapı sabitleme kilit sistemi, düz oluklu kırılmaz kapı kolları ve daha nice buluşun temelinde de merak, ülkesine olan bağlılık, çocuklarımıza olan sonsuz saygı ve sevgi bulunmaktadır.

Bilinmelidir ki çocuk gelecektir. Gelecek ise çocuklarımıza verilen değerdir.

Haluk ATEŞER

Powered by Bilgeweb